ışıl ışıl bir yazı...

bir kadın tanıdım tanımadan önce. kendisini hiç görmeden önce.
sanki odamın bir köşesinde duran, pek de açılmayan bir çekmece gibi.
ortak tanıdığımız herkes onun çok iyi biri olduğunu söylerdi, bir de telefonunu açmadığını pek...
istanbul'a kar yağan ve elektriklerin gidip gelmesini fırsat bilerek buz gibi olan odamda ellerimi popomun altına koymuş otururken getirdi kendini aklıma kendini.
özledim birden.
birileri sayesinde onu tanımış, onun sayesinde birilerini tanımıştım ben.
onun sayesinde tanıdığım bir adam, sevdiğine hediye seçmek için aradı beni...
gülümsedim.


hayatın insanları milyonlarca bağ ile bağlayıp, o kadar güçlü bağlamasının yanı sıra birbirinden söküp aldığı gerçeğiyle yaşarken biraz daha bağladım kendimi ona...


seni arayıp bunları söyleyemem güzel gözlü kadın ve Ankara'ya da ne zaman geleceğim bir muamma...
o yüzden kadın içimden gelmişken tüm bunlar, ertelemek istemedim hiçbir kelimemi...
 iyi ki tanımışım seni ve iyi ki varmışsın...
bugün seni seçtim pikachu!

4 yorum:

Hayal Kahvem dedi ki...

Zagor'un son okuduğum macerası, Ölü Orman, Zagor'un şu sözleriyle bitiyordu:

"Şimdi kendi kendime soruyorum... Alın yazımızın ne kadarı talihin karşımıza çıkardığı insanlara bağlı?"

Yazınızın altına yazıvereyim dedim:)

sapozhkelekh dedi ki...

uygun olmuş, teşekkürler.

Adsız dedi ki...

:)

sapozhkelekh dedi ki...

hoşuna mı gitti, zoruna mı gitti?