ben senin yazdıklarını üzerime alınırken ne kadar safmışım meğer...
ne istiyorum biliyor musun aslında, sana bakmak istiyorum. "Bamya sevmem" dediğini duymak istiyorum ve "ben yaparsam seversin" deyip gülmek istiyorum. En sevdiğin kitabı, seni en çok üzen sevdiceğini, en sevdiğin arkadaşının en sevmediğin huyunu bilmek istiyorum. En sevdiğin çiçeği, doğum gününü bilmek istiyorum be kadın, beni nerende sakladığını bilmek istiyorum; ne sıfatla sakladığını. canını yakan aşk şarkılarını, yazdığın gözyaşı harmanları kime neden yazdığını bilmek istiyorum...
...ve bilmek istiyorum en sevdiğin oyuncağı, en büyük korkunu ve kalbinin hassas köşelerini. En sevdiğin kokuyu bilmek istiyorum, tişörtlerini en sevdiğin markayı, son aldığın kotunu, el yazını tanımak istiyorum. Adımı söyleyişini duymak istiyorum. Cep telefonu modelini, sevdiğin yemeği, yapmayı sevdiğin yemeği, hayallerini; ne bileyim, gözlerinin tam rengini bilmek istiyorum mesela. ama geldiğine sevindiğin kişiyi bile bilmiyorum.

bana kızmışsın, anlamıyorum neden. senin de dediğin gibi, "sahipsiz tüm suçlar" benim üstüme kaldı yine.
daha açık olamam sanıyorum.
işte bu yüzden susuyorum.
ve ben;

karanlıkta kaldım, korkum ondan
söylenecek bir söz vardı çoktan
unutuldu gitti o dil zaten
kalmadı geride tek bir insan

ps: ve biliyorum çok pis göt olacağım, cumartesi gününden daha pis.

1 yorum:

... dedi ki...

:(