aslında şu noktada öğrenmemiz gereken şey 1 haftanın 7 günden oluştuğudur. bu 7 günün 5 günü 7de kalkıp 23:00-23:50 arasında yattığımız unutulmamalıdır. cumartesi ve pazarın dinlence günü olduğu da unutulmamalıdır. özellikle meslek gereği o 5 günün 9 saatinin bir çift monitör karşısında geçtiğini aklımızdan çıkartmamak gerekir. cumartesi ve pazarın eğlence içerikli dinlence günü olduğu en önemli noktadır. mesela kahvaltıya gidilir, çarşı pazar gezilir, uyunur, arkadaşlarla takılınır nebileyim eş dost görülüri öpülür sevilir, spor yapılabilir, efendime söyleyeyim maksimum oturur iki kadeş içki içersin sevdiceğinle, 1 sinemaya gidersin. olmadı evde bir film izlersin. sarılır uyursun. evde misin, oh ne rahat... duş alırsın ne bileyim, ördekle oynarsın, kitap okursun.
DİNLENİRSİN ULAN.
ama yoook okur mu? serde gençlik var ya içip dağıtacaksın gece körlerinde çılgın atacaksın, hayatın zevki böyle çıkar değil mi :)
ay pazartesi pazartesi nasıl hastayım belli değil. burnum yok mesela, düşecek. Böyle bir şeye ihtiyacım var. tek ihtiyacım olan şey terliklerimi giyip, sıcak çayım ve pijamalarımla tv/pc karşısına geçip yorgana sarınmak ve huzur* bulmak. lütfen işten 5 te çıkalım artık.
Böyle bi hayat benimki de işte.

*bi ara anlatacağım.

Hiç yorum yok: