Bir dizi reklamında izledim bugün, tam da hatırlamıyorum ama Meltem Cumbul şöyle diyordu: "Şüphe bir kere girdi mi insanın içine..." Evet, şüphe bir kere girdi mi insanın içine, kemiklerini eritir, kalbini sıkıştırır, derini kavurur,tenini acıtır. Karmakarışık kılar insanı. Bomboş... Boşlukla doldurur ya da...

Bir ağacın yapraklarını dökmesi gibi tane tane parçalanıyordu biri, diğeri ise doğasında esmek olduğundan çaresizdi dökülen yapraklar karşısında. Biri diğerinin amaçsız sarılışı karşısında çaresizdi;aslında her zaman olduğu gibi. Diğeri titrek sesiyle "seni seviyorum" derken -mış gibi yapıyordu aslında.
Hava soğuktu.
Her şey soğuktu, donuyordu aslında.
Biri, diğerinin sarılışına aynı amaçsızlıkla cevap verirken dudaklarında aynı şey dökülmedi, sevmediğinden değil elbet. Ama içi en acı olan şeyi fısıldadı sanki; "ayrılacağız galiba". Gözgöze gelmediler. Biri ardına bakmadan uzaklaşırken, diğeri sessiz kaldı. Biri sokağa çıktığında hala çaresizdi ve kafası karışıktı; rüya bitiyor muydu?
Diğeri sessiz kaldı.
Hava gerçekten soğuktu.
Birinin kalbi de.

Çünkü eğer şüphe girdiyse işin içine??!!...
Biri şüpheliydi. Diğerinin geçmişi, kendi çaresizliği. Evet bu kadarı fazla.
Biri farkındaydı ki diğeri çok yaralıydı ve biri anladı ki diğerinin yaraları hala sıcaktı.
Belki de onu en çok bu yaraladı.
Yaralanmak ne kolaydı.
Yaralar sıcaktı da, hava çok soğuktu.Kalpler de soğur muydu??
Biri yapraklara baktı. Kendin benliği nasıl dökülüyorsa öyle dökülmüştü sarı yapraklar.

Biri bin pişman.Diğeri muamma.
Ve en kötüsü biri herhalukarda çaresiz.
Herkes yaralı.
Ne akıl kar ediyor ne fikir o sırada
Biliyorsun geçiyor zamanla ama ne fayda?
Yaralı, tepeden tırnağa herkes yaralı.
Alışılmıyor acıya yok kaidesi kuralı.
Kanayıp ne kadar tutabilirsin gül uğruna dikeni?
Ne gelen anladı ne de giden olanı biteni.
.
.
.
biterken :sezen aksu - yaralı (yara açarken)

3 yorum:

Adsız dedi ki...

uzun zamandır yazılarını takip ediyorum biri tanınır mı boyle bilmiorum tanımaya başladım galiba seni hiç görmeden bu yazınla anladım

sapozhkelekh dedi ki...

kim bilir, neden olmasın :)

Luciana dedi ki...

"De ki: Onlar sana hem şüphe'yi öğretir hem de seni paranoyaklıkla suçlarlar. Biz sana sabrı öğretmek için onları karşına çıkardık."