Yaşanan ve yaşanacak olan her şeyin anlamsız gelmesinin sebebi olan boşluk; kalbe ilk ayak bastığı gün, kapladığı yerden büyük olan alandır. Geçen zaman içerisinde ağaçlar, çiçekler gibi sulanır da büyür mü bilinmez, ama hep artarak ilerler. Artık hayat eskisi gibi değildir. Ne film izlemenin bir tadı kalmıştır, ne müziğin, ne de eğlencenin. Sadece birkaç kişiyle içer durursun. Onlar da başlarından geçen buna benzer olayları anlatırlar, ama sen onları dinliyormuş gibi yapıp yine sevdiğini düşünürsün. Sana "geçecek" derler, için için ''geçmeyecek ben onsuz ne yaparım'' diye ağlarsın. Sonra bir bakarsın aradan bir ay geçmiş, ama sen hala onu düşünüyorsun ve hep düşüneceksin.

O boşluğu doldurmak için uyunur, yemek yenir, ağlanır, içilir,yeni sevgililer edinmeye çalışılır, belki de edinilir, boş verilir, yeni kararlar alınır, yeni şehirlere gidilir, yeni insanlar tanınır, yeni kitaplar okunur... Hiçbir yeni, o eski boşluğu doldurmaz. O boşluk kendisiyle bile dolmaz gibidir . Öyle bir kırılma noktasıdır ki hayatın, o noktadan sonra bütün hayat o boşluğu doldurmak için harcanır. Bu boşluk olgusu , ayrılıp gidenin bıraktığı yerde belirir, size sormadan oraya yerleşir ve inanılmaz bir hızla büyür. Siz ne olduğunu anlayamadan içinizi kaplar, dışarı taşar, etrafınızı sarar, yaşanan ve yaşanacak her şeyin yarısını zimmetine geçirir. O saatten sonra bazen azalır, bazen çoğalır ama hayırsız değildir, asla sizi bırakıp gitmez. Bir türlü doldurulamayan boşluktur. Yani giden yoktur bu olayda, gidenler vardir. Geri dönersiniz bazense, boşluğunu ararsınız gitmişliğinizin gözlerinde. Sıfır her zaman -1 den daha büyüktür çünkü, ama sıfır da büyük değildir. Sıfır sayısı da yoktur. O da belki sizin gibidir. Çünkü bu, hayatta bir kere olabilecek en güzel hikayenizdir. Yaşanmışlıkların sizi hiçbir zaman birakmadiği olaydir. Çünkü başka o yoktur. Olsa da o değildir.

Bu boşluğu yazılarla kendini tatmin ederek anlamlandırmaya çalişiriz ve o an tatmin oluruz ve kısa bir süre sonra yine gelir onun eksikliği , dolmayacağı.. .bir şair demiştir “ o boşluğu dolduran sizin eksilmenizdir” . "Ömür boyu boşlukla yaşamanın tadını çıkarmak" diye bir tabir de yoktur. Bu kelimenin içindeki tüm tatlandırıcılar alınmıştır çünkü.
Kalp dolmaz..
Zaman geri gelmez..
Boş kalır işte herşey..
Bomboş..
Havada asılı anılardır, elde kalanlar.
Kevin January

Hiç yorum yok: